26 Aralık 2011 Pazartesi

Çat kapı gelen adam


Adam ;kapkara yanık yüzüyle dikiliyordu kapımda, bakışları bir ölü'yü andırıyor ağzında anlaşılmaz kelimeler dolaşıyordu...Bu saatte ve bu halde bize gelmesinin sebebi neydi? fazla kurcalamadan buyur ettim eve, annemin evde olması rahatlığıyla, yaralarını sardık ve sıcak bir çay demledik...

Biraz soluklandıktan sonra yüzü aydınlanmış ve yanıkları, küçük bir çocuğun bile inanmayacağı bir mantıksızlıkla anlatmıştı;" ocaktan yanan tül, tutuşup ellerimi yaktı" , gibi! o halde yüzüne ne olmuştu ve bu halde hastahane yerine bizi tercih etmesinin sebebi neydi?

Günlerce kaldı bizde, hiç konuşmadan ve belli bir noktaya bakarak...Onu tanımak imkansızdı... Bir zamanlar eşiyle beraber bize geldiklerinde yaptığımız sohbetler, kahkahalar ve çilingir sofralarını düşündüm bir an, ve ne denli mutlu olduklarını kıskandığım günleri, ayrıldıklarında ne kadar şaşırmış, olamaz !demiştim...

Şimdi yılmış pişman bir adam oturuyordu karşımda, ben çocuklarla ilgilenip vakit geçirdikçe, dolan gözlerle bizi izliyor ve kaçırıyordu bakışlarını....Ama yüzü ! tıpkı cenazeye benziyordu, ölü bakışlar ve tedirgin edici suçlu tavırlar...

Bir sabah gideceğini söyledi, yaraları iyileşmişti bir nevi, balul filan yoktu yanında alıp başını gitti diyebiliriz...

Günler sonra polis dayandı kapıma, oldum olası korkarım polis görünce, utanmasam bir çocuk gibi perdenin arkasına saklanacağım gelir...Onu sordu;
-Nerden tanıyorsun, size ne zaman geldi?, polis her zaman tuzağa düşürür sorularıyla, verdiğin cevaptan kaçış yoktur...Ben bunu bildiğimden, soruya soruyla karşılık verdim;
-Siz neden soruyorsunuz, konu nedir?, bu uyanık cevaplar polisin hoşuna gitmiyordu ve daha tuzak sorular soruyordu;
-Telefonlarınız dinleniyor bir aydır, anlat size ne gün geldi ve ne konuştu?;
-Açıkça söyleyin meseleyi bende dirüstçe cevap vereyim!
Polis şöyle bir bakıp anlattı olayı;
-O cinayet işledi, bu kadarını bil ve anlat!
Başıma bir ağrı girmiş, günlerce bir katille aynı çatı altında kalmanın ağırlığı çökmüştü üzerime..Bir dakika dedim ve eşimi ardım, ama eşim öyle net cevaplar veriyordu ki , polisin son sözü;
-Tamam arkadaş, oldu ve bana dönüp;
-Bak! kocan ne kadar efendi, sen biraz kurnazsın demesin mi?

Eşinden ayrıldıktan sonra , bir kadınla beraber yaşamaya başlamış ve kadının kocasını ,sevgilisiyle bir olup öldürmüşler! daha sonra da ormana götürüp, arbasına benzin döküp yakmışlar! Korkunçtu çok korkunç....Bu sırada yanmış yüzü ve bize gelmiş....

Etkisinden kurtulmak için piskolojik yardım bile aldım, ve insanların mutlu yuvalarını,
hayatlarını bir anda nasıl yok ettiklerini düşünüp durdum günlerce, aylarca ve hatta yıllarca...Çok iyi bir insandı kanımca...
m-jgan

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder